Silivri Gençliğine Yazık Olmuyor mu?

 

Son günlerde Silivrili sporcuların, çalışma yapmak için çok zorlandıklarını izliyordum, durumun bu kadar vahim olduğunu bilmiyordum. Yerinde bir araştırma yapıp, bir de gözlerimle görmek istedim, Silivri Spor Salonuna gidince doğrusu çok üzüldüm…

 

İlk olarak ekim ayı başlarında, mülteciler 3-4 hafta kaldılar spor salonunda… Arkasından sel felaketinden etkilenen 9-10 roman aile 4 ay kaldılar ama ne kalış!...

 

Spor Salonundan içeri girince ağır bir koku ile karşılaşıyorsunuz, tuvalet tarafına gitmek için çok zorlandım, bir kaç kare fotoğraf için bile zor girebiliyorsunuz… Kapının hemen karşısındaki oda, ahır olmuş at bağlamışlar. Tuvalet ve lavabolar kırılmış, yemek artıkları, çöpler ortalarda, tribünlerin çoğu kırık, salonun içi çöplük gibi… İleride duran, masa tenisi masalarını görünce, kulaklarım uğuldadı, gençlerin sesleri birden salonu doldurdu. - Vur vur, pas ver , topu at bu tarafa…  Voleybol, basketbol, masa tenisi, hentbol, taekwondo sporu yapan, halk oyunları ekipleri, minikler, yıldızlar, erkek ve kız takımları, tek, tek gözümün önünden geçti… Trakya’da bir spor salonunda bulunan en büyük ATATÜRK tablosu, salonu ve tribünleri seyredercesine hüzünlü ve bu tablo ile her karşılaşan insanın yaşayacağı gözyaşı, iki damla olarak gözlerimden süzüldü.

 

 

Burada, Gençlik ve Spor Müdürlüğü bünyesinde yıllardır binlerce öğrenci yetiştirildi. Sadece taekwondo sporcusu olarak, beş yüz üzeri, lisanslı sporcu yetiştirildi. Bunların 40 tanesi siyah kuşaklı… Şimdiye kadar 6 Türkiye üçüncüsü çıkartıldı, minikler, yıldız ve gençlerde… Antalya’da yapılan şampiyonada Ahmet Talha Erel Türkiye üçüncüsü oldu. Can Aksoy ve Damla Akbal, milli takım seçmelerine katıldılar.

 

Bir taekwondo antrenörü, dört hakemi, 4 aydır çalışacak yer bulamıyor. Bazı okullarda çalışma yapılıyor ama saat 21.00-23.00 arasında yer bulabilen minikler uyku saati olduğundan çalışmalara katılamıyor…

 

Sabah 9.00 – Akşam 23.00 arası aktif olan spor salonu şimdi kendisine uzanacak bir el bekliyor…

 

Aslında geçici bir çözüm olan tamirat, sadece günü kurtarır. Bu salonun yıkılıp, iki, üç katlı modern bir spor salonu yapılması gerekir. Alt katında minder sporları, masa tenisi, üst katında spor salonu olabilir.  Gelişen ve yüzü batıya dönük bir Türkiye’de, ileride Olimpiyatlar mutlaka yapılacak. Şimdiden spor salonlarımızı çoğaltmamız lazım…  Çoğaltırken de Hasan - Sabriye Gümüş Anadolu Lisesi salonunda olmayan, bir ATATÜRK tablosu veya posteri olmasına dikkat etmek lazım… 

 

İnşaatı devam eden spor kompleksi, merkeze uzak olduğu için,  ulaşım sorunu olmayan eski salonun, acilen gözden geçirilmesi gerekiyor.

 

Ülkemizde devam eden madde bağımlılığı sorununa, en iyi çözümün spor olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz.

 

 

Sevgilerimle.