Silivri Facebook
banner88

aşk olsun size çocuklar

En uzun koşuysa elbet
Türkiye'de de devrim
O, onun en güzel yüz metresini koştu
En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak ...
En hızlısıydı hepimizin,
En önce göğüsledi ipi...
Acıyorsam sana anam avradım olsun
Ama ask olsun sana çocuk,
Aşk olsun !  (Can Yücel)

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan... 3 gencecik insan asılarak katledildi… bu tarih yüreklerdeki sızıdır, boğazdaki düğümdür... bugünü bizler  unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız...

Ben küçüktüm onlar ölürken, yaşanan acıları hatırlamıyorum... ama benzer acılara yıllar sonra ben de şahit oldum... 6 Mayıs 1972 sabahı Ankara’nın semalarını sarı sisli bir gökyüzü kaplamıştı, hava kurşun gibi ağırdı...güneş bile yüzünü göstermek istemiyordu sanki… Karşıyaka mezarlığında 3 baba ağlıyordu…kederlerin en büyüğünü yaşıyorlardı... Kızılay meydanında bir genç kızı tutukluyordu polisler, onlar için ağlama suçu işledi diye… bir başkası da mezarlarına çicek attı diye…

Bu nasıl bir nefret, anlaşılacak gibi değil…Onlar katil değillerdi, yüz kızartacak suç işlememişlerdi… ülkemize zarar vermek için değil, tam tersi mutlu ve güzel bir gelecek için mücadele ettiler… onlar sömürülmemize karşıydılar, özgür ve bağımsız bir Türkiye istiyorlardı… Adaletin olduğu bir Türkiye istiyorlardı…

Çocuklar aç kalmasın diye, barış ve sevgi için, özgürlük adına öldüler… Onurlu ve cesaretliydiler... Baharda yeşeren fidanlar gibiydiler...
..........................................
Deniz Gezmiş’in son mektubu, son sözleri:

Baba

Mektup elinize geçmiş olduğu zaman aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben ne kadar "üzülmeyin" desem yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat bu durumu metanetle karşılamanı diliyorum. İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler. Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığı süre içinde fazla şeyler yapabilmektir. Bu nedenle ben erken gitmeyi normal karşılıyorum.  Ve kaldı ki benden önce giden arkadaşlarım, hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de etmeyeceğimden şüphen olmasın.

Yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir, seni, annemi, ağabeyimi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşiyle kucaklarım."
........................................
Ve Yusuf Aslan’ın babasına yazdığı son mektup:

Sevgili  babacığım
Bu mektubu aldığın zaman ben ebediyen bu dünyadan göç etmiş olacağım. Ne kadar sarsılacağını tahmin ediyorum. Bir buçuk yıldan beri benim yüzümden nasıl üzüntü içinde olduğunuz belli. Bu son olayı da metanetle karşılamanızı sadece dileyebiliyorum.

Elbette ki, yıllarca emek verip yetiştirdiğin bir oğlunun, bir günde öldürülmesi kolay göğüslenecek bir olay değildir. Fakat, siz benim ne için, kimlere karşı mücadele verdiğimi biliyorsunuz. Ben bu açıdan rahat gidiyorum. Sizlerin de bu bakımdan rahat ve huzur içinde olduğunuzu, olacağınızı biliyorum.

Mektubum burada biterken sizi, annemi, Yücel'i, ablamı, Aziz ağabeyi, Mehtap'ı hasretle kucaklarım babacığım... sağlıcakla kalın.
Ölenlerin anısına… 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol