BENİM İÇİN TARİHİ BİR GÜNDÜ:
Eski Silivri İlçe Emniyet Müdürü İhsan Aydın, makamında bana ağır hakarete başlayınca; konuşmayı yarıda kesip, odayı terk ettim. Bundan daha çok sinirlenen Emniyet Müdürü, çılgına döndü.
Emniyette, bir polis dostum, telefonla beni arayıp, Silivri Em.Md.İhsan Aydın’ın benimle teke tek görüşmek istediğini söyledi. Ben de kabul ettim. Saat 14.30 da benim büromda buluşacaktık.
Saat 14.00 polis arkadaş yine telefonla arayıp, müdürünün benim büroma gelmeyeceğini, beni ofisine çağırdığını hatta araba ile gelip alabileceğini belirtti. Ben, arabaya gerek olmadığını yayan gelebileceğimi söyledim. Saat 14.30 da kapıyı tıklayıp, makama girdim.
Ne hoş geldin, ne de otur dedi. Ayakta bekliyorum.
Ben, EVDİZ mağazasının soyulmasıyla ilgili haber için çağırdığını tahmin ediyordum.Meğer esas makamına çağırmasının gerekçesi, geçtiğimiz günlerde,tarihini net hatırlamıyorum. Tercüman’da, benim imzamla bir haber yayınlanmış. Tercüman,o tarihde AKŞAM'a bağlı.
Silivri İl Genel Meclis üyelerinden AKP Ahmet Maşalacı’nın, dayaktan kurtulmak için sokak ortasında 5 el havaya ateş ettiği ve hiçbir işlem yapılmadığına ait bir haber.
Unutanlar için haberi hatırlatayım. Maşalacı, esmer vatandaşlara devamlı yardım eder. Hatta kendi cebinden para dağıtırdı. Bir taşınma olayı vardı. Büro taşınıyordu. İş bitiminde esmer vatandaşlar fazla para istedi. Maşalacı kızdı. Çok da yorulmuştu. Hamallık yapanların tümünü bina dışına çıkardı. İşte tam bu sırada 6 kişi birden Maşalacı'nın üzerine Hucüm etti. Tam eski PTT binası önü.Maşalacı epey hırpalandı. Meşru müdafaa olarak tabancasını çekti ve havaya5 el ateş etti.
İst. Emniyetinden kalın bir dosya gelmiş. Gazete kupürü 10 x10 cm.lik bir haberde evraklara eklenmiş. Tercüman da çıkan haber.
Müdürün ilk sözü, benim BUNAMIŞ olduğum, YALANCI olduğumla başladı, arkası devam etmeye başlayınca, kendisine TÜM SÖZLERİNİZİ SİZE İADE EDİYORUM. dedim ve odayı terk ederken de kapıyı hızlı kapadım.O tarih de müdürün özel kalemi bayan polis Özcan masa başında kavgayı duymuş ve şok geçiriyordu.
Silivri Emniyet müdürlüğü adeta depreme uğradı. Müdür, şeker hastasıymış ve güya elinde olmadan sinir krizleri tutuyormuş. 2 kat merdivenlerden inmeme rağmen, müdürün arkamdan bağırmalarını tüm personelle birlikte ben de duyuyordum. Asabım haliyle bozuldu.
Aradan 3-4 dakika geçti. Arkamdan buluşmamıza aracı olan polis arkadaş geldi. Olayı büyütmememi, kendilerine daha ağır sözler söylediğini ve hiçbir şey olmamış gibi herşeyi unutalım dedi. Hatta,Müdür adına kendisi benden özür diledi.
Sonra müdür ile can dost olduk. Polis günü balosun da, beni basın masasından alıp yanına oturttu. Hala dostluğumuz devam eder.
Özcan BÜYÜKOĞLU
Arşiv haber