Silivri Facebook
banner88

ÖZEL HABER... ZEHİRLİ DENİZ (ÖZCAN BÜYÜKOĞLU)

DENİZ  SEZONU  GELDİĞİNDE, GÜMÜŞYAKA’YA KOMŞU, SULTANKÖY DE  HEP AYNI  ÜZÜNTÜ  YAŞANIR.

 

TEKİRDAĞ  SEYMEN  İLE  SİLİVRİ  DEĞİRMENKÖY DE Kİ  TKSTİL  FABRİKALARI  BOYA  ATIKLARINI, MODERN ARITMA  TESİSLERİ  OLMASINA  RAĞMEN, KINIKLI  DERESİ  ARACILIĞILA  SULTANKÖY  PLAJINA  YILLARDIR GİZLİCE AKITIR.

 

 

DENİZ BİR GÜN KAN KIRMIZI, BİR GÜN  KAHVERENGİ, BAŞKA BİR GÜN İSE  SAPSARI  OLUR.  MÜFETTİŞİN GELECEĞİ GÜNLER İSE MASMAVİDİR.

 

Türkiye’nin  sayılı  tabii  plajlarından  biri de  Silivri ilçesine komşu,  Sultanköy de ki   4 klm  uzunluğunda ki   halk  plajı.

Rüzgara  karşı  korumalı  olması da  ayrı bir özelliği.

 

Bu tabii  plaja  KINIKLI  deresi  akar.Kış  aylarında  akması  sırasında  kimsenin  bir  itirazı  olmaz.Deniz  sezonu  geldiğinde  her  yıl  tekrarlanan   mitingler  düzenlenir.ZEHİR  ÜRETEN  DENİZ İSTEMİYORUZ diye yürüyüşler yapılır.

 

Yaz  aylarının  sıcak  günlerinde  denizin rengi  bir gün  kan  kırmızı,bir gün  sarı, başka  bir  gün  ise  başka renk  alır  .Haliyle  denizin  sık  sık  rengini  değiştirmesi  artık olağan  bir  olay  haline gelmiştir.

 

Tekirdağ Seymen  ile Silivri  Değirmenköy de ki  sayıları  5  olan  büyük  tekstil  fabrikaları   ,atıklarını  KINIKLI  deresi  aracılığıyla   Sultanköyün  plajına  yollar.

 

Bir  zamanların  İstanbul  Çevre  müdürü ,halen  Avcılar  Bel.Başkan yardımcısı  olan Yavuz Çengel  bu  fabrikaların patronlarıla büyük mücadele vermişdir.  Tümüne  ağır cezalar  yazarak ,trilyonluk  arıtma  tesisatı  kurdurmuşdur.Ne  var kı  fabrikalar  bildiklerini  okur. Aynen  Büyükçekmece de ki  AKÇİMENTO da  olduğu  gibi. Arıtma olmasına  rağmen  çalıştırılmadıklarının  gerekcesi: Arıtma  malzemelerinin  çok  pahalı  olması  ,  imalatta  azalma  yaratması.Üretilen malın pahalıya  çıkması.

 

Görevlilerin  ne  zaman  teftiş  edeceğini  bu  fabrika yöneticileri çok  iyi bilir. İşte  o  günler  arıtma  tesisleri tam kapasite çalışır. Hafta sonları  ve mesai  bitimleri  arıtma  durdurulur.

 

Plaj  kıpkırmızı olmuş,vatandaş  hastalanmış  kimin  umurundadır.Fabrika  sahipleri maliyeti ucuzlatarak   para  kazanmaya  bakar.

 

Yaz  aylarında  Kınıklı deresinin  denize ulaştığı ,  noktada ki  villa  sahipleri  denize  giremedikleri  gerekçesiyle, sezonluk  kiraya  vermeye  çalışırlar. Ne  yazık ki  tutan olmaz,tutacak  olan da  istenen  paranın  dörtte birini  teklif eder.

 

Kınıklı  deresinin  plaja  döküldüğü noktada , Bir süre  önce derenin  akışı  geçiçi  durduruldu. Çevredekiler  sevindi. Artık temiz  denize  girebiliriz diye.

 

Olay  sürpriz  oldu. Boru döşeme  çalışması  için  Marmara Ereğlisi  Mal Müdürlüğü   onay vermiş. Sultan köyde  20  den  fazla  doğalgaz  dağıtım  firmalarına  ait  depolar mevçut. Bu depolara  dış  ülkelerden  gemilerle  doğalgaz  gelmekte. Deniz  dibinden  geçirilen  borularla  ,gemide ki  doğalgaz  ana  depolara  aktarılmakta. Deniz suyu  bu  boruları  zamanla  eritiyor. Dere ve deniz  içinden  geçirilen  borular  sık sık  değiştirilmekte.

 

Evvelce  sade  zehir  akıyordu  denize ,şimdi  plaja  yüzmeye  gelecek  vatandaş  artık  bilecek ki ,plajın altından geçen DOĞALGAZ   boruları nedeniyle  bomba  üstünde  yaşıyor.

 

Dere  ağzının  kapatılması   durumu yok. Borular  genellikle  plaj mevsimi hariçin de  onarılıp  değiştirilmekte

İnsanın aklına; zehirli  boya  atıkları  acaba GÜMÜŞYAKA’yı da etkiler mi? Bugüne kadar bir çalışma  yapıldı mı?

 

Özcan BÜYÜKOĞLU

 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol