SİLİVRİ ORMAN KORUMA GÖREVLİLERİNİN BAŞINA GELENLER…
PİŞMİŞ TAVUĞUN BAŞINA GELMEDİ…
Türkiye’de, orman koruma görevlileri sadece ağaçlarla ve yangınla ilgilenmez.. Bir diğer görevleri de, yasak sürelerde avlanan, genellikle avlanma ruhsatı almamış veya alması mümkün olmayan avcılarla mücadelesi..
Silivri orman bakımından, Çatalca ve Sarıyer’den sonra gelmekte.
Türkiye de istatistiklere göre 1000 kişi de 3 kişinin avlanma müsaadesine karşılık 6 kişi avlanma müsaadesi olmadan, üstelik av yasağı sürelerin de ruhsatsız tüfeklerle avlanmaları.
Silivri’de başlarında 1 şef tamamı 6 kişilik ORMAN KORUMA ve YANGIN MÜDAHALE ekibi mevcut. Bu ekibin elinde, olay tarihinde çalışır vaziyette 1 adet kamyonetleri ve telsizleri vardı.
Allah korusun bir orman yangınında yaptıkları ilk iş, aynen vatandaşın yaptığı gibi itfaiyeye telefonla yardım istemek.
Bugünkü durumları hakkında yeni bilgi sahibi değilim.
Bu ekip İstanbul’da nam salmıştı. Kimsenin gözünün yaşına bakmıyor, kaçak ve ruhsatsız avlanmalarda olaya el koyup tüfekleri topluyorlar ve adalete suçluları teslim ediyorlardı. Silivri Kaymakamlık Binası’nın en alt katında
adli emanetlerin muhafaza edildiği odada, artık tüfek koyacak yer kalmamıştı.
Öyle bir durum oldu ki, av tezkeresi olan dahi, korku paniği ile avlanmaya Silivri de çıkamıyordu.
Ekip, hem orman için de devriye nöbeti yapıyor, hem de her rastladığı avcının belgelerine bakıyor ve hatta kaç hayvan vurmuş av çantasını kontrol ediyordu. Zira bazı hayvanların vurulması yasak olduğu gibi, bazı hayvanların vurulması da sayı ile sınırlandırılmıştı.
Yine böyle bir yaz sabahı. Orman koruma görevlileri devriyeden dönmüş ve de av yasağı olduğu bir ay. Ormanın kuytu bir yerinde zulaya yatmış, tüfek sesi bekliyorlar.
Bir anda arka arkaya tüfekler patlıyor. Orman çın çın ötüyor. Üstelik avlanma yasağı var.
Bizim orman ekibi sirenini çala çala tüfek sesinin geldiği yöne son sürat gidiyor.500 Metre gittikten sonra , kamyonet hedef alınarak , dört bir tarafından görevlilere ateş açılıyor.
Kamyonet delik deşik. Yapacak ilk iş KAÇMAK. Başka kurtuluş yolu yok.. Manevra yaparak resmi plakalı araç ormandan çıkıyor.
Allah’tan yaralanan görevli yok. Epey maddi hasar var. O günden sonra eski baskı kalkıyor.
Adli emanetteki tüfekler sahipleri tarafından alınmayınca, devlet tarafından satılıyor ve oda boşalıyor… Bu olay da Silivri de bir anı olarak kalıyor.
Özcan BÜYÜKOĞLU