Silivri Facebook
banner88

Herkesin Bir Hikayesi Vardır...

  Aslında çok şey yazabilirdim, geçirdiğimiz beş yılımız için! Bana, bu işi o kadar sevdirdin ki; İlk defa bu denli uzun soluklu yazmayı becerebildim. Yoksa ben çoktan kaçmıştım. Nice beşinci yıllara hep birlikte…(Yine de benden pek emin olma sen …)

 Canım Ağabeyim. 9. yüzyıldan kalma bu kilise duvar yazısına bugünün anısı için yayınlıyorum. Her birimizin minicikte olsa; bir hikayesi bu güzel yazının içindedir, diye düşündüm..

“Annenin seni doğurduğu saatleri hatırlıyor musun?  Sen ağlarken herkes sevinçle gülüyordu.
Öyle bir ömür geçir ki, sen öldüğünde herkes ağlasın...

Gürültü patırtının ortasında sükûnetle dolaş, sükûnette huzur bulunduğunu unutma.
Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış.
Sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun.                                         
Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma.

İçten ol; telaşsız, kısa ve açık seçik konuş. Başkalarına da kulak ver.                                                      
Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları; çünkü dünyada herkesin bir öyküsü vardır.
Yalnız planlarının değil, başarılarının da tadını çıkarmaya çalış.                                                              
 İşinle ne kadar küçük olursa olsun ilgilen; hayattaki dayanağın odur.

Seveceğin bir işi seçersen yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın.                                 
 İşini öyle seveceksin ki, başarıların bedenini ve yüreğini güçlendirirken, verdiklerinle de
yepyeni hayatlar başlatmış olacaksın.

Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmediğin zaman sever gibi yapma.                                
Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme.

İnsanları yargılarsan onları sevmeye zamanın kalmaz. Ve unutma ki insanlığın yüzyıllardır
öğrendikleri kumsaldaki kum tanecikleri değildir.

Aşka burun kıvırma sakın; o çöl ortasındaki yemyeşil bir bahçedir.                                                              
O bahçeye lâyık bir bahçıvan olmak için her bitkinin sürekli bakıma ihtiyacı olduğunu unutma.
Kaybetmeyi ahlâksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer.
Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlûp olman bile zafer sayılır.                                      
Bu dünyada bırakacağın en büyük miras dürüstlüktür.
Yılların geçmesine öfkelenme; gençliğe yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe.
Yapamayacağın şeylerin yapabileceklerini engellemesine izin verme.
Rüzgârın yönünü değiştiremediğin zaman, yelkenlerini rüzgâra göre ayarla.                                           
Çünkü dünya, karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip getiremediğinle ilgilenir.
Ara sıra isyana yönelecek olsan da hatırla ki, evreni yargılamak imkânsızdır.
Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol.
Hatırlar mısın doğduğun zamanları? Sen ağlarken herkes sevinçle gülüşüyordu.                                  

Öyle bir ömür geçir ki, herkes ağlasın öldüğünde, sen mutlulukla gülümse. 
Sabırlı, sevecen, erdemli ol. Eninde sonunda bütün servetin sensin.                                                
Görmeye çalış ki, bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen dünya, yine de insanoğlunun biricik güzel mekânıdır.”
 Bizlerden, desteğini esirgemeyen halkımızla birlikte; güzelliklerle dolu nice yıllara…


 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol