Silivri Facebook
banner88

Tarihi dava sorunlarla başladı

Haber:Melis AVCI

Ergenekon soruşturması kapsamında haklarında dava açılan, 46’sı tutuklu 86 sanığın yargılanması dün Silivri Ceza İnfaz Kurumu’nda başladı. Sanıklar, sanık yakınları, avukatlar ve basın mensuplarının katıldığı duruşmada izdiham yaşandı. Saat 10.25’te başlayacağı duyurulan davaya, yeterli şartların sağlanamaması nedeniyle saat 13.00’a kadar ara verildi. Yapılan değerlendirme sonunda yeni şartlarla duruşmaya devam kararı çıktı.  Tutuklu ve tutuksuz sanıklar ayrı ayrı yargılanacağı öğrenildi. Öğleden sonra 16.25 civarında bir ara daha verildi. Verilen bu aranın ardından, 46 sanığı tutukluluk hallerinin devamına ve bir sonraki duruşmanın 23 Ekim Perşembe günü yapılmasına karar verildi.
 
Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu, Kuvayı Milliye Derneği Genel Başkanı emekli Albay Fikri Karadağ, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk ve Türk Ortodoks Patrikhanesi Sözcüsü Sevgi Erenerol, Avukat Kemal Kerinçsiz gibi birçok ünlü ismin yargılanacağı Ergenekon soruşturmasında sanıklara destek vermek amacıyla, yüzlerce insan ellerinde bayraklarla Silivri
Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesinde yerini aldı.
 
İşçi Partisi, Biz kaç Kişiyiz sivil toplum platformu ve Türkiye Gençlik Birliği üyelerinin yoğun katılım gösterdiği Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde“Hükümet istifa, Tayyip yüce divana” “Susma sustukça, vatan elden gidecek” “Hainler mecliste, yurtseverle hapiste” “Tayyip bizi de gözaltına al” “Ergenekon yalanı, Amerikan oyunu” “Hepimiz buradayız, AKP’ye yeteriz” şeklinde sloganlar atıldı.

Ergenekon’da yaşanan aksaklıklar

Böylesi büyük bir duruşma için daha önceden gerekli düzenlemelerin yapılmamış olması büyük eleştiri aldı. Bölgede tuvalet bulunmaması, duruşma salonunun yetersiz kalması ve izdiham oluşması sanıkları, sanık yakınlarını ve gazetecileri kızdırdı.
Basın açıklaması yapan İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Erkan Önsel yaşanan aksaklıkları eleştirdi. Önsel şunları söyledi: “Bu mahkeme başlamadan önce İşçi Partisi’nin avukatları dilekçe vermiş ve ‘surların arkasında yargılama olmaz’ demiştik. Bu davanın halka açık bir yerde olması için, örneğin Adli İpekçi Spor Kompleksinde bu dava yapılabilmesi ve binlerce yurttaşta bu davayı aleni bir şekilde izlemesi için dilekçeler tarafımızca verildi. Şimdi ise içeride mahkeme salonunun darlığı ile ilgili tartışmalar yaşanmaya başladı. Bu davanın burada yapılamayacağına dair görüş belirmeye başladı. Şimdi duruşmaya ara verildi. Olay kısaca budur arkadaşlar. Surların arkasında yargılama olmaz, cezaevi içinde yargılama olmaz arkadaşlar. Bu davanın halka açık olarak yapılması gerekiyor.”

Ergenekon soruşturması kapsamında haklarında dava açılan toplam 86 sanığa destek vermek için Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi’ne gelenler, birlik ve beraberlik mesajları vererek, davanın gidişatı hakkında değerlendirmeler de bulundu.
 
ADD Genel Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Ünlü: “Bu davadan bir şey çıkmayacağına sonuna kadar inanıyoruz”

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetim Kurulu Üyesi ve Bölge Sorumlusu Turgut Ünlü konu ile ilgili gazetemize açıklamada bulundu. Ünlü şunları söyledi; “Bütün şube başkanları ve yöneticileriyle buradayız. Bulunma nedenimizi de siz değerli basın mensupları çok iyi biliyorsunuz. Sayın genel başkanımızın da dahil edilmek istendiği bu dava, aslında hukukun bile yerler altına alındığı, herkesin bu davadan herhangi bir şey çıkmaz dediği, ancak tamamen siyasi noktaya gelmiş bir davadır. Görüyorsunuz ki, Türkiye’nin ve dünyanın gözü burada. Dolayısıyla biz bu ülkenin yetiştirdiği yurtseverler olarak, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin 600’e yakın şubesinin bütün mensupları olarak bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Biz ülkemizi yabancıların boyunduruğu altına asla bırakmayacağız. Mustafa Kemal’in evlatlarıyız ve Mustafa Kemal’in izinden gitmekte kararlıyız. Zaten derneğimizin kuruluş amaçlarından biri de budur. Onun için bugün başlayacak olan ve bundan sonra da devam edecek olan dava sürecinde burada olacağız. Bu davadan herhangi bir şey çıkmayacağına sonuna kadar inanıyoruz. Hukuka da saygımız sonsuz, hukuka da güveniyoruz. Demokrasilerde hukuksuz hiçbir şey olmaz. Sonuçta hak, adalet mutlaka yerini bulacaktır.”

Sabri Gerçek: “Türkiye Cumhuriyeti’ni yıktırmayacağız”

Sanıkları desteklemek için Ankara’dan geldiğini söyleyen 60 yaşındaki Sabri Gerçek “Ben Ankara’dan geliyorum. İşin özü şudur ki; burada büyük Ortadoğu projesi uygulanıyor. Vatanseverle içeri alınıyor, emperyalist güçlerle işbirliği yapanlar, deniz feneri hortumunu yapanlar, elini kolunu sallayarak geziyor. Bugün Türkiye’de büyük bir çete var. Emperyalist güçlerle işbirliği yaparak, Cumhuriyeti yıkmaya çalışıyorlar. Olay bundan ibarettir. Ama biz Cumhuriyeti yıktırmayacağız. Benim yaşım 60. Ben bu vatana 4 evlat yetiştirdim. Kanımızla, canımızla bu vatanı koruyacağız. Bu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emaneti ve emridir” şeklinde konuştu.

Hasan Özalp: “Memleket uçuruma doğru gidiyor”

Silivri’de 1963–1968 yıllarında, Silivri eski Belediye Başkanı Burhan Soyarslan’ın döneminde 5 yıl boyunca Silivri emniyet teşkilatında görev yapan, emekli başkomser Hasan Özalp’te, sanıklara destek vermek üzere cezaevinin önüne gelen kalabalığın arasındaydı. Atatürk’e benzerliği ile dikkat çeken Hasan Özalp şunları söyledi; “Bu vatanını, milletini seven halka, Cumhuriyete sahip çıkan, bağımsızlı destekleyen ona sahip çıkan bu halka yardım amacıyla buraya geldim. Amaç belli, buradaki bütün kalabalığın amacı belli. İçimizde başka düşünceler taşıyan, başka amaçların peşinde koşan arkadaşlar var. Onlar nasıl düşünürse düşünsün, bu vatan bizim vatanımız, bu nesil bizim neslimiz. Bu, bu şekilde devam edecektir. Bize emanet edilen bu vatanı, yemin ederek ilelebet korunması için söz verdik. Türkiye’nin gidişatını değerlendirmesini istediğimiz Özalp “Şuan da bu soruya yanıt vermekte tereddütlüyüm. Türk milleti, bir yumruk halinde birlik ve beraberlik sağlarsa hiçbir şey olmaz. Memleket yavaş yavaş uçuruma doğru gidiyor. Karanlığa sürükleniyor. Elbette bu karanlıktan çıkacağız. Birlik ve beraberliğin sağlanarak, o düşüncenin etrafından tek vücut, tek düşünce olarak bu vatanı kurtaracağız.”

Nursa Sokullu: “Torunlarımın geleceğinden korkuyorum”

Ergenekon soruşturması kapsamında yargılanacak olan sanıklara destek vermek üzere Silivri cezaevine gelen Nursa Sokullu şunları söyledi; “Bugün ülkem için buradayım. Ülkemin gidişatı iyi değil. Çocuklarımın, torunlarımın geleceğinden korkuyorum. Bir şey duyabilirsek, ne mutlu bize.”

Ecem Gerelme: “Bu kokuşmuş zihniyetten kurtulmak için, gençler harekete geçmeli”

Üsküdar CHP Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Ecem Gerelme, gençlerin harekete geçmesi gerektiğini söyleyerek, cezaevi alanında bulunma sebebini şu şekilde açıkladı; “Bugün Atatürk’e ve Cumhuriyet’e sahip çıkmak için buradayız. Tarihin bize yüklediği sorumluluk yüzünden buradayız. Aydınlarımız, paşalarımız içeride. Evimizde rahat uyuyamıyoruz, başımıza yastığımıza rahat koyamıyoruz. Artık gençliğin bir şeyler yapması gerekiyor. Bu kokuşmuş zihniyetten kurtulmak için gençlerin harekete geçmesi gerekiyor. Gençlerin önünü açmak gerekiyor. Bizde gençlerin gücünü göstermek için buradayız. Cumhuriyet Halk Partisi’ne yüklenmiş tarihi bir sorumluluk var. Bu nedenle de Cumhuriyet Halk Partisi gençliğinin de, diğer birçok gençten daha fazla sorumluluğu ve daha fazla görevi var. Bu yüzden bugün buradayım.”

Karşıt grup, eylem alanına sokulmadı

İnsan Hakları Derneği (İHD), Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Ezilenlerin Sosyalist platformu (ESP), Demokratik Toplum Partisi (DTP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Parti Girişimi (SPG), Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP), Toplumsal Özgürlük Platformu (TÖP) ortak basın açıklamasında bulundu.

“Gün gelecek devran dönecek, katiller halka hesap verecek” “Kahpelere geçit vermeyeceğiz” şeklinde sloganlar atan grubun, herhangi bir taşkınlık yaşanmaması için cezaevi yakınına geçmesine izin verilmedi. Geniş çaplı güvenlik önlemleri alan yetkililer, gerginlik yaşanmasına izin vermedi.

‘Kontrgerilla dağıtılsın, suçlular cezalandırılsın, adalet istiyoruz!’ başlığıyla ortak bir basın açıklaması yapan bu grup, yaptıkları basın açıklamasında “Ergenekon davası görülmeye başlandı. Devlet içinde devletin olanaklarını kullanarak örgütlendiği ve birçok faili meçhul cinayetin, katliamın, kayıpların sorumlusu olduğu ortaya çıkan Ergenekon örgütünün yargılamasının başlaması ve işledikleri suçların ortaya çıkartılarak cezalandırılmaları yolunda atılan her adımı önemsemekle birlikte, yapılacak yargılamanın gerçek bir yargılama değil, göstermelik ve hükümete puan kazandırmaya dönük bir oyun olacağı yönündeki ciddi izlenim ve tavrımızı sizlerle paylaşıyor ve toplumun tüm kesimlerine ‘gelin bu oyunu birlikte bozalım, davayı takip ederek, duruşumuzu ve tepkimizi gösterelim. Devletin gerçek yüzünü, suçluları ve suç mekanizmalarını açığa çıkartalım’ diyoruz” şeklinde ifadelere yer verdi.

Basın açıklamasının sonunda, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Özgür- Der, Anti Kapitalistler, Emekçi Kadınlar Derneği, Yetmiş milyon adım koalisyonu, Sosyalist Gençlik Derneği’nin de bu eyleme destek verdiği söylendi.

Dava Perşembe gününe ertelendi

Mahkeme heyeti, öğleden sonra 16.25 civarında bir ara daha verdi ve reddi hakim istemlerini görüştü. Aranın ardından mahkeme, reddi hakim talebine ilişkin değerlendirme yapılmadığı için diğer taleplerle birleştirme yapılarak karar verileceğini açıkladı. 46 sanığı tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Bir sonraki duruşma 23 Ekim Perşembe günü yapılacak.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol