Bu gün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler
Günü. Tam 52 yıl önce bugün, yani 10 Ocak 1961’de, 212 sayılı kanun yürürlüğe
girdi. Bu kanun basınımız için önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. Çünkü
bu kanunla gazetecilerin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik bir
düzenleme yapılmıştır.
Bu günde, medya mensuplarının çalışma
şartlarının iyileştirilmesi, mesleklerini icra ederken karşılaştıkları
sorunların giderilmesi gibi konularda ilgili kurumlarımızda, basın kanununda
RTÜK kanunu, ceza kanunu ve ilgili diğer mevzuatta, düzenlemeler yapılmıştır.
Halen de bazı çalışmalar sürdürülmektedir. Basın çalışanlarının özgür bir
ortamda görev yapabilmeleri önemlidir, o nedenle önümüzdeki süreçte de
eksikleri giderme kararlılığımız devam edecektir.
Nitekim bugün; genel kurulumuz da “
Gazetecilerin Yıpranma Hakkı” için, ilgili kanunun görüşülmesi öngörülmektedir.
Sabahki basın toplantısında Ak Parti Genel Başkan Yardımcımızı, Medya Tanıtım
Birim Başkanımız Sayın Hüseyin ÇELİK, basın mensuplarına bugünkü genel kurulda
“görüşülen tasarıya madde ihdası yapılarak” gazetecilerin yıpranma hakkının
gündeme gelebileceğini açıklamıştır. Bu düzenlemenin 10 Ocak Çalışan
Gazeteciler Günü’nde yapılacak olması da anlamlıdır.
Basınımız bugün yazılı ve görsel
boyutunun yanı sıra sanal ortamda da, iletişim teknolojilerindeki yenilikler
doğrultusunda gelişme içerisindedir. Dolayısı ile ülkemizin bugün geldiği ileri
noktada basın çalışanlarının fedakarca gayretlerinin de payı bulunmaktadır.
Bu nedenle de gazeteciliğin yıpratıcı
ve zor şartlarına rağmen, mesleki sorumluluklarının en iyi şekilde yapmaya
gayret eden basın mensuplarının daha iyi imkanlara kavuşturulması ayrı bir önem
taşımaktadır. Çünkü bu yönde atılan adımlar sadece basınımızı değil aynı
zamanda demokrasimizi de güçlendirmektedir.
Basının haber verme ve denetleme
başta olmak üzere, görev ve sorumluluklarını en iyi şekilde yerine
getirebilmesi, tarafsızlığı, demokrasimizin temel unsurlarından biridir. O
yüzden çok önemlidir.
Bu arada, dikkat çekmek istediğim bir diğer konu
başlığı ise gazetecilerin bu görevi yaparken, hukukun, evrensel
standartlarından sapmamasıdır. Yani ne olursa olsun toplum yararını
gözetmesidir. Özellikle de kişi
haklarına ve de özel hayata saygıyı önemsemesidir. Toplumun doğru haber alma ve
bilgi edinme ilkesinden asla ödün vermemesidir.
Uzun süre basın mensubu kimliğini
onurla taşımış biri olarak,
gazetecilerimizin bu sorumluluk bilinci ile ve de ülkemiz gelişimi için
katkılarını sürdüreceği inancını taşıyor olduğumu belirtmek isterim.
Bu duygu ve düşüncelerle basın
çalışanlarının haklarını düzenleyen yasanın yürürlüğe girmesinin yıl dönümü
olan 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü Kutluyor. Görevleri başında hayatlarını
kaybeden basın çalışanlarımızı rahmetle
anıyor, tüm medya mensuplarımıza başarılar diliyor, saygıyla selamlıyorum.
Tülay
KAYNARCA
İstanbul
Milletvekili