BAŞKANLARIN SİYASET ROMANTİZMİ...

Başkanların Siyaset Romantizmi

              Belediye Başkanımız Özcan Işıklar ve Ak Parti İlçe Başkanı Metin Karakaş.

              Herkes onları birbirlerine rakip görür değil mi? Herkes, bu iki siyasetçinin birbiriyle mücadelelerinin kora kor geçeceğini sanır. Durum hiç de öyle değildir.

              Aslında, birbirlerini incitmekten de çok korkarlar. Özellikle de birbirlerine olan hayranlıklarını öyle güzel dile getirirler ki; Biraz dikkat ederseniz bunu görebilirsiniz.

              Şaşkınlığınızı anlayabiliyorum! Ama bakın…

              Öncelikle; Metin Başkanın, Özcan Başkan için yaptığı benzetmeye bakalım.

              Ne diyor?

              “Belediye Başkanımız Züğürt Ağa gibi yakında dometes satmaya başlayacak” diyor.

              Şu letafete bakarmısınız. Şu inceliğe, şu zerafete bakarmısınız? Özcan Başkanın haline üzüntüsünden oturup ağlayacak neredeyse!

              Sanırsınız ki; bütün mesele, sahildeki havuzun ebadı ve şekli . Neyse ayrıntıya girmeyelim.

              Bana kalırsa gazeteciler daha sert muhalefet yapıyorlar…

              Özcan Başkanın cevabı ise bir o kadar daha romantik. Kendisini fazla incitmeyen bu adam için söylenecek engüzel sözleri söylüyor…

               “Siyasette; ya rüzgar olursun, ya da yaprak” diyor Sayın Başkan! Çok güzel bir sanat müziği eserini icra ediyor.

Metin Başkana diyor ki;

                Sen kimseyi sevemezsin, sevmeyeceksin

                Rüzgarların önünde kuru bir yaprak gibi

                Sürükleneceksin…

                Nasıl bir romantizm bu?

                “Aslında, benden iyisi Şamda kayısı” demeye getiriyor. “Senin ne işine gelir muhalefet yapmak, uyma sen onlara” diyor.

                Kendisini rüzgarın yerine koyuyor. Haksız da sayılmaz hani! Bakın pasaportuna estiği zaman nerelere kadar gidiyor. Gidiyor derken, aklıma gelmişken söyleyeyim. Sayın Özcan Başkanımız Kavalaya o kadar çok gitti geldi ki! UEFA bile kıllandı bu işe. Yarın öbür gün dedikoduya mahal bırakmamak için Kavala’yı ligden düşürüverdiler…
              
                Biz konumuza dönelim! Böyle, politikalara bayılıyorum aslında. Meltem rüzgarı gibi okşayacaksın, okşayarak uyutacaksın. Silivri’nin meltemleri de meşhurdur. Uyutur insanı, oturduğun yerde uykun gelir. Gözlerine bir ağırlık çöker, tatlı rüyalara dalarsın…Uyandığında bir bakasın ne koltuk kalmış ne de masa…Götürmüşler!

                Hazır aklıma gelmişken; bende, radyocu kardeşlerimden bir şarkı isteyeceğim. CHP İlçe Başkanımız Sayın Hüseyin Şahin için istiyorum.

                Rüzgar kırdı dalımı, ellerin günahı ne?
                Ben yitirdim yolumu, yolların günahı ne?

Bir kusursuz Fırtına var ki; nedense, bu sene hiç esmedi. Bir eserse var ya! Ne dal kalır ne yaprak, ne şahin kalır ne de çaylak…