Silivri Facebook

Yıldırım Düştü!

  Yıldırım, düştüğü yeri yakar diyorlar!

                                Şarkı ne diyor? Beni yak, kendini yak, bir kıvılcım yeter bana!

                                Önce bir bakalım! Bu Yıldırım nerelere düşmüş? Kaç kişinin canı yanmış?

                                Sessiz, sedasız bir şekilde ilk olarak CHP’ye düştü. Küçük bir sağanakla birlikte iniverdi.  Halk arasında bu sağanaklara “ahmakıslatan” derler. Küçük ama çalışkan bir ekibi vardı. Küçük bir iki dokunuş, ilçe başkanı olmasına yetti!

                                Hani Gazeteci Servet arkadaşımızın 1 numaralı adam olarak lanse ettiği Özcan Işıklar’ın hiçbir numarası yoktu o günlerde! Ama Gerçekte; 1 numaralı adam vardı o zamanlar. Bay Z

Hatırladınız mı? İki kez köşeme konuk etmiş, kendisine mektuplar yazmıştım!
   
                                Ne diye yazmıştım?

                                1- Olmaz diye, 2- Yapma diye.

                                Bu gerçekten 1 numaralı adam; Işıklar’ı, pek tuttuğundan değil ama bir başka hesaplaşmanın içinde olduğundan Sayın Işıklara bir ışık yakıyor; Yıldırım ile Işıklar’ın yolu kesişiyordu.

                               Yıldırım ile Işıklar; beraber yürüdüler, Belediye’ye giden yolda; yağan yağmurda ıslanırken, düet yapıyorlardı.

                               Yıldırım, önce kendini yaktı; gitti 657’ye tabi oldu. Ne olursan ol! 657’sin işte. Efsane bitti,  en fazla 3’ün 3’den emekli olursun.

                                Düalizmden sıkılan Işıklar’da, İdealizmini unutuyordu.

                                Personel yüzünden bu beraberliğin sona ereceğine kargalar bile güler.

                                Yıldırım’ın ayrılık sinyalleri verdiği saatlerde, Biri daha görevinden istifa ediyordu; uzaklarda bir yerlerde. Beylik düzünde!

                                 Tüm bunlar olurken Sayın Işıklar’da, ünlü bir konuğunu ağırlıyordu.

                                 Bence, herkes Sayın Değirmenci’nin günahını alıyordu. Esas 1 numaralı adam da; (Bay Z) dâhil olmak üzere.

                                   Bir Belediye Başkanından bahsedeyim size. Hakkında onlarca dosya var! Merak etmeyin yolsuzluktan değil. Halkına verdiği hizmetlerden dolayı açılmış davalar!
                                 İlçesinde her ailenin aylık 10 tona su kullanımı Bedava! 10 tondan sonrası % 50 yarı fiyatına veriyor. Kendi ürettiği ekmeği geçen yıl 25 kuruş bu yıl 40 kuruştan satıyor. Otobüsler (Ulaşım) bedava. Sağlık ücretleri bedava: muayene: 1.-TL, Röntgen 6.-TL, Şehrin altında Jeotermal su var. Bununla ısıtıyor kenti; sadece 50 TL Abonelik fiyatına.

                                 Dünyanın 3. büyük, Türkiye’nin en büyük serasını kurdu. Halka bedava denilecek fiyatta meyve sebze yediriyor. İhracat yapıyor. Özellikle de; Osmanlı çileği üretimi yapılıyor ve ihraç ediliyor.

                                Bu anlattığım yer, Küba da değil!

                               Burada Türkiye’de; İzmir’in, Dikili ilçesi ve onun Saygıdeğer Başkanı Osman Özgüven’in icraatlarından birkaçını sundum sizlere.

                                İnsan’a hizmet budur, şehircilik budur. Ben bunların olup, olmadığına bakarım. Gerisi teferruattır.

Sezan Aksu Ne diyor?

                              Eller günahkâr
                              Diller günahkâr
                              Bir çağ yangını bu
                              Bütün dünya günahkâr
                              Masum değiliz, hiç birimiz
                                 
                                  

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol