Değirmenci kerhen...

Geçen sene kadınlar gününde A.K.P 3.000 kadınla kutlama yaptığının birkaç gün sonrasında bir araya gelmiştik Değirmenci ile… “C.HP kadınlar gününü bile kutlayamadı, ben olsam tek başıma en az bin kadını toplardım’’ diye serzenişte bulunmuştu. Onun Silivri için bir güç olduğunu herkes biliyordu. Kılıçdaroğlu’nun geldiği gün en fazla alkışı da o almıştı ama hiçbir büyük organizasyonda konuşmaması halen partiye kırgın olduğunu ortaya koyuyor. Zaten, partinin onu fazla kullanmak istemediği de ortada, yinede partiye olumlu katkısı olabilir ama artık giden geri gelir mi?
 
Kılıçdaroğlu son bir gayretle ikinci açık hava toplantısına katıldı Silivri’de… Partiye göre, ilk toplantının 2 katı kalabalık toplanmıştı ama gerçek öyle değil, ilk toplantıda merak edenler gelmeyince katılım düşük oldu… Yeni bir şey de söylenmedi, Büyük Şehir Belediye Başkan Adayı’nın büyük projeler açıklaması beklenir ama daha öncede söylemiştim Kılıçdaroğlu’nun vizyonu  ve projesi yeterli olamaz İstanbul ve Silivri için. İyi insan diye bilinir o kadar, yakaladığı Ankara Rüzgarı’nı, göz göre göre yitirdi. Siyaset böyledir işte! Biraz fazla sesin çıkarsa, nereden geldiğini bilemeden bir liderin politikasına ayak uydurmak zorunda kalabilirsin. Yapılacak bir şey yok, ülkemde siyaset böyle yürüyor.

Metin Karakaş ile Yılmaz Kandemir karşılıklı restleşmeyle, partisi kazanamayan meclise girmesin dediler, Kandemir, % 50 nin altında oy alırsak meclise girmeyeceğim dedi. Noter anlaşması falan denildi ama halktan iyi noter mi olur? Silivri’de iddiaya girme adeti var demiştim ve kaybedeceklerini bile bile giriyorlar iddiaya… Bu arada bir partinin İlçe Başkanı ile alacakları oy ile ilgili iddiaya da ben girdim. Partiye zarar vermesin diye ismini açıklamıyorum. Seçimin ertesi gün, kaybedersem hemen alırım takım elbisesini ama kazanırsam alır mı? Hiç zannetmem, iki yıldır kazandığım üç takım elbise halen gelecek… Yüz de yüz kazanamayacağım iddiaya girmem, hatta, % 99’ a bile iddiaya girmem ve söylüyorum bunu, gelin iddiaya girmeyin diye ama huy işte! Çıkmıyor ki.