GÜLE GÜLE KAYMAKAMIM... (CİHANGİR DAVUTOĞLU)

Silivrili sizi hiç unutmayacak cümlesi çok klasik kalacak biliyorum….

Siz Silivri ile kaynaşmış, her insanın gönlünde taht kurmuş, hangi partili olursa olsun saygılı, sevgili, güler yüzlü, çözüm arayan ve üreten Kaymakamımız olarak daima anılacaksınız…

Benim için öyle mi ya!

Ben çok yakın bir gönül dostumu, sırdaşımı, kardeşimi ve her şeyimi paylaştığım arkadaşımı gönderiyorum…

Önce şunu ifade edeyim ki, bir müddettir Silivri’de konuşulan tayin konusu karşısında tepki gösteren ve AK Parti bu tayini yaptırdı diyenlere de cevap olsun…

Kaymakam Bey tayinini kendisi istedi… Kızının okul durumu, önümüzdeki yıl çıkacak tayininde engel teşkil edecek ve uzak bir yere giderse sıkıntı olacaktı… Tayin konusu ortaya çıkınca hem İstanbul’da kalması hem de Silivri’den uzak kalmayacağı için kabul etti…

Zaten onlar Silivrili oldular bile, aldıkları ev ile emekli hayatını burada yaşamaya çoktan karar verdiler… İyi de ettiler, Silivri’nin böyle akil insanlara çok ihtiyacı var.

Şimdi! Kendi açımdan konuya bakmak istiyorum… Kaymakam Bey ile son yıllarda samimi olmam tamamen enerji meselesi… Yaptığımız espriler, tarihsel ve kültürel konuşmalarımız ile adeta birbirimizi tamamlıyorduk…

O’nu her zaman bir arkadaşım olarak gördüm ve hiçbir zaman makamını kullanmadım, hiçbir zaman yanında gazeteci olarak bulunmadım yani özel konuşmalarından haber çıkarmadım…

Belki biliyorsunuz ikimizde tam bir tavla fanatiğiyiz… Haftada iki – üç defa tavla oynuyorduk… Tavla bahaneydi, oynarken bile bir konu ortaya atar, o konuyu konuşurduk… Uzun zamandır atmadığım kahkahaları onun yanında atabiliyordum… Kendisi de görev stresini bu şekilde atabiliyordu… Sonuçta oynadığımız yüzlerce oyunda kim daha fazla yendi derseniz, elbette berabereyiz(!)

Tek tesellimiz, çok yakın bir yere tayin olması, beni Silivri’de göremez veya bulamazsanız, bilin ki Beylikdüzü’ndeyim…

Sevgilerimle.