Silivri'li gazeteciler, oy verdiniz mi?

 

Sakın yanlış anlaşılmasın, itirazım seçilen ve ödül alan belediye başkanlarına değil, gazetecilerin oylarıyla yapılan seçimin, Silivri’de görüştüğüm gazetecilerden oy gönderilmemesi.

 

Şubat ayı Belediye Meclisinin ilk oturumunda, elimize tutuşturulan anket sorularına baktığımızda oy vermek için son gün ve son saatler olması dikkatimizi çekti… Bu nedenle oy gönderemedim. Oy gönderdiniz mi? Diye sorduğum arkadaşların ya! Haberi yoktu ya da! Son saatlerde ellerine geçmişti.

 

Tekrar Çorlu’da ki ödül törenine dönelim…

 

Derginin imtiyaz sahibi Atilla Sertel, bir konuşma yaparak, 471 gazetecinin oy kullandığını açıkladı… Kimdi bu gazeteciler? Kime oy verdikleri önemli değil ama kim oldukları önemli…

 

Uzunçiftlik Belediye Başkanı ödülünü alırken “ bir gazeteci arkadaş kendilerine anket sorularının ulaşmadığını ve oy veren gazetecilerin listesini istediğini” söyledi… Ödüllendirilen bir Belediye Başkanının bunu sorması, gazetecilere verdiği değeri göstermesi ve sonuçları sorgular bir şekilde konuşması çok dikkat çekiciydi…

 

Ön sıranın sağ başında oturan, Atilla Sertel, Belediye Başkanlarının kendisine teşekkür plaketi vermek için sahneye davet ettiklerinde “ hay Allah yinemi kalkacağız’’   ifadesini sık, sık kullandı. Nereden mi biliyorum? Çünkü yer olmadığından, tam iki buçuk saat ayakta ve otuz santim sağındaydım… 

 

Bu yakınlığı fırsat bilerek, oylamaya katılan gazetecilerin listesini istedim, ayrıca Silivri gazetecilerinden hiç mi ödül vermeye layık kişi olmadığını sordum… “Müracaat edilmedi’’ Dedi… Böyle bir sisteminiz olduğunu kim biliyor? Duyurdunuz mu? Diye sorduğumda, cevap veremedi…

 

Atilla Sertel eski bir siyasi, 1991 yılında İzmir’den milletvekili adayı oldu ama barajı aşamadı, bir çok ulusal basında görev aldı, güzel konuşuyor, mesleğini iyi yapıyor, yaptığı bu törenlerin, getirisi de oluyordur şüphesiz… Dergisine, belediyelerden bol, bol reklam da alıyordur… Ama Silivri’de olduğu gibi, başka il, ilçe ve beldelerde de gazeteci olduğunu unutuyor anlaşılan. Oylama ile ilgili çalışmaları çok yetersiz kalıyor anlaşılan.

Ya! Da……….

 

Burada ortaya çıkan bir gerçek daha var, gazeteci olarak ağırlığımızı ortaya koyamadığımız… Yerel basın, okurunun ve toplumun sorunlarına katılımını sağlayan mekanizmalar geliştirebilir. Yöre sakinleri ile yönetim arasında bir köprü oluşturabilir. Sorunları kırıp dökmeden, yönetimin ilgisini çekebilir. Bunlar yerel basının varlık nedenleridir…

 

Yerel basının çok zor olanaklarla görev yapmaya çalıştıklarını uzun zamandır izliyorum… Kısır konuşmalar yerine, bir araya gelelim, ortak sorunlarımızı tartışalım… Hiç olmazsa ayda bir toplanalım… Ne abone ile ne ilan ile, ne de sattığımız, üç beş bin ek gazete ile ayakta durulmaz…

 

Silivrili gazeteciler platformu oluşturalım… Siyasi, ekonomik, sosyal görüşünüz ne olursa olsun, Silivrili gazetecilerin ağırlığını ortaya koymak adına üzerime düşen her konuda bir ağabey olarak yardımlaşmaya, arayıp, toplanalım diyen arkadaşlar olursa, ilk organizasyonu yapmaya hazırım…

 

Olmaz, olmaz demeyin… Bakarsınız olur… Belli mi olur?

 

Sevgilerimle…