New York'ta mı yaşıyoruz? (Aslı Vulaş)

Bir takım insanlar sanırım kendilerini New York’un “Bedford-Stuyvesant” mahallesinde hissediyorlar. Özentilik doğrultusundaki hayat tarzlarıyla “ Ghetto” bir mahalle tipi yaratmaya çalışıyorlar. Konuşmalar artık “ What’s up man?” şeklinde olmakla birlikte lakaplar homie,nigga şeklini alır olmuş.Bunları bende kullanmıyorum değil, arada herkes farklı bir ambiyans yaratmak ister lakin o orada kalır.Bir espri bir taklit mahiyetinde.

Bu aralar bakıyorum da biz batının güzel yanlarını değil de geniş yanlarını örnek almaya başlıyoruz. Yakında babalar kızlarının bekâret partisini verirlerse hiç şaşmayacağım. Çünkü kızlar çığırından çıkmış durumda, ailelerinin ise ne peşinde olduğunu henüz çözmüş değilim. Modern görünümlü aile yapısının altında kendini geliştirmek yerine gösteriş ve çalışma hırsı mı yatıyor? Bilemiyorum. Yoksa ilgisizliğin verdiği sonuçlardan mı çocuklarının ilişkiye girme yaşının 14–15 e düşmesi?

Hatta biz bu aralar batıyı da geçmiş durumdayız şunlara bir baksanıza;

*Trende öpüşmek yasaktır. (ABD-Wisconsin) ama maşallah bizimkiler bırak treni bisiklet sürerken bile öpüşür oldular.

*Kadınların toplu taşıma araçlarında sakız çiğnemesi yasaktır. ( İNGİLTERE) buradaki kızlar çiğnemeyi bırak tip tip bakanlara edepsizce şişirip patlatabiliyorlar bile…

*Dışarıda lolipop yemek yasaktır.( ABD-Washington) buradakilere ne demeli? Lolipopu yemek bir yana şekilden şekle sokuyorlar.

*Kadınların çok dar kıyafetlerle dolaşması yasaktır.( ABD-New York) Bakın eleştirdiğim şehirde bile kıyafete ne kadar önem veriyorlar. Bizimkiler bırak dar giymeyi bu aralar etek pantolon giymeyi unutuyorlar. Tunik diye nitelendirdikleri kalçalarını bir karış kadar örten tuhaf şeylerle dolaşıyorlar.

 Sonra da erkekleri nitelendirmeleri farklı oluyor. Ben bu konuda erkeklere de çok fazla kızamıyorum. Çünkü kızların vitrini ortada sonuçta. Sadece erkeklere şu yüzden kızabiliyorum bu kadar basit kızlarla sadece birlikte olabilmek için nasıl “Seni Seviyorum” lafını söyleyerek bu kadar basitleştiriyorlar bu sözü. Sakın yanlış anlamayın feminist falan değilim (: Sadece arada erkeklerden “aklın” bel üstünde olduğunu hatırlamalarını istiyorum o kadar. Şimdi belki anti tezleriniz olacak tüm erkekler böyle değil diye evet bazı erkekler de
Seviyorum, aşığım, her şeyim diye nitelendirdiği kızları sahiplenme duygusuna kapılırlar ve bu yüzden bazı tabularda bulunurlar.

*Mini etek giyilmeyecek. ( ama sevgilisinin elini tutarken mini etekli bir kıza bakmaktan kendilerini alamazlar. )

* Üstüne giydiğin şeylere dikkat edeceksin. Çatal görünmeyecek. ( ama sosyal paylaşım sitelerinde çatalları gözüken kızların fotolarını beğenmekten de kendilerini alamazlar.)
 
 Böyle tutarsızlar da var. Sözlerimi Küçük İskender’in şu sözüyle bitirmek istiyorum. Belki de aşkı gözlerde ve kalplerde yaşayanlar için iyi bir paylaşım olacak.

Bırak şimdi yanaklarımı, dudaklarımı! Gücün yetiyorsa yüreğimden öp beni...

Aslı Vulaş