Yerel basını takip eden okuyucular mutlaka görmüşlerdir önceki hafta Selimpaşa Mülteci Kampı konusu gündemdeydi. Konunu özü şu, Selimpaşa , Araptepe Mevkii’nde ağaçlandırma alanı olarak ayrılmış iki lise arasındaki bir araziye Emniyet Genel Müdür tarafından Türkiye’ye gelen mültecileri barındırmak için bir kamp yapılması planlanmış. Bunun için de Emniyet Genel Müdürlüğü İstanbul Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü kanalı ile konu ile ilgili bir yazıyı Selimpaşa Belediye Başkanlığına göndermiş.
Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün olumlu görüşüne rağmen İmar ve Bayındırlık Komisyonu koni ile ilgili olumsuz raporunu İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’ne gönderince, mecliste de Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Mülteci Kampı ile ilgili talebi ret edilmiş oldu.
BU BELGELERİ ANLAMAYAN GAZETECİ OLAMAZ
Yani bir haftadır gündemi meşgul eden konunu özü ve gazetelerde çıkan evrakların mahiyeti de böyle. Yani bu evraklar içinde ne bir meclis kararı var, nede askıya çıkmış bir karar var. Hürhaber Gazetesi Selimpaşa Belediye Meclis Üyesi Mustafa Altınkök’ün sözlerine bakarak önce Mülteci Kampı ile ilgili kararın önce Selimpaşa Belediye Meclisi’nden Ahmet Yağcıoğlu ve Ak Partili Belediye Meclis Üyelerinin oylarıyla geçtiğini, daha sonra da Büyükşehir Belediye Meclisi’nden geçtiğini yazdılar. Selimpaşa Belediye Başkanı’nın bu konuda yalan söylediğini belirttiler.
Bütün bunları Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in Selimpaşa’ ya açılış geldiği gün bizim ve birkaç gazetede çıkan Yağcıoğlu’nun demecinden sonra yazdılar. Yağcıoğlu hem böyle bir şeye izin verip olumlu oy kullanıyor hem de karşı çıkıyormuş gibi görünüp ikili oynuyor dediler. Bizim gazetemiz de çıkan haber üzerine böyle bir yayın yapmalarından dolayı bizde yapılması gerekeni yaptık, konuyu araştırdık. Yaptığımız araştırmalar sonrasın da ne Selimpaşa Belediye Meclisi’nden, ne de İstanbul Belediye Meclisi’nden böyle bir kararın çıkmadığını tespit ettik.
Tüm bu gelişmelerden sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bekleyen Mülteci Kampı Dosyası geçtiğimiz hafta Perşembe günü Büyükşehir Belediye Meclisi’ne gelip ret edilince konu Silivri’yi ilgilendirdiği için Silivri Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü tüm gazetelere konu ile ilgili haber servisi yaptı. İnsanlar yanlış bilgiler sonrasında hata ile yanlış haber yapabilirler. Bunu anlayışla karşılayabilirim. Gerçek ortaya çıkınca gerçeği de yazarak durumu düzeltir ve okuyucularını aydınlatarak tabiî ki.
YAPILAN HABERLER KASITLI
Bu haberleri yapan ve köşeleri yazan arkadaşların bu belgelerde ne anlatılmak istediğini anlayacak kadar zeki olduğunu biliyorum. Beni de gazetecilik mesleği adına üzen kısım burası zaten. Bu haberler Mustafa Altınkök’ün yanlış bilgileri neticesin de Yağcıoğlu’na şahsi kini olan isimler tarafından gündeme getiriliyor. Hem de yalan ve yanlış olduğu bilinerek. Hiç utanma sıkılma göstermeden de hala bunda direniyorlar. Benim konu ile ilgili “ Çavalladınız” diye kullandığım cümleden yola çıkarak başıma çuval giydirmişler. Sanki yaptıkları haberler doğru ve haklı çıkmışlar gibi. İnsanların bu kadar yüzsüz olabileceğine inanamazdım doğrusu.
BELGELERİ GETİRİN ÇUVAL GİYİP ÇARŞIDA DOLAŞACAĞIM
Mülteci Kampı ile ilgili Hürhaber Gazetesi Genel Koordinatörü Kaan Göktaş geçtiğimiz hafta çok net olarak köşesinde konu ile ilgili hiçbir araştırma yapmadan yazdığı yazıda neler var neler? Hepsini geçtim sadece iki cümle alıntıyı sizlere sunuyorum: "Yer tahsisi Selimpaşa Belediye Meclisi' nden geçiyor. AKP' li Belediye Başkanı Ahmet Yağcıoğlu ve AKP' li Meclis Üyeleri' nin oylarıyla..Konu Büyükşehir' e gidiyor. Büyükşehir Meclisi' nde görüşülüp kabul ediliyor. Olay kesinleşiyor."
BU cümleler bana ait değil, Göktaş’ın kendi sitesindeki ve Hürhaber Gazetesi’nde yayınlanan köşesinden alınan bir bölüm. Şimdi ben diyorum ki. Mülteci Kampı ile ilgili sizce geçtiğini iddia ettiğiniz Selimpaşa Belediye Meclis Kararını ve Büyükşehir Meclis kararını getirin ben Silivri Çarsı Meydanı’nda başıma çuval giyerek gezeceğim. Lütfen gazeteciliği bu kadar küçültmeyin arkadaşlar. Şahsi kininizi kaleminizi kullanıp okuyucuyu aldatarak hiçbir şey kazanamazsınız. Sadece mesleğe zarar verirsiniz. Ayrıca kılavuzunuzda Mustafa Altınkök olunca burnunuz kurtulması gereken yerden ömür boyu kurtulmaz. Bende hatırlatması.
MUSTAFA ALTINKÖK’E GELİNCE
Bu güne kadar yaptıkların yüzünden yalancı çoban senin yanında sütten çıkmış ak kaşık oldu. İnsan muhalefet yaparken bazı ilkeleri göz önüne almalı. Senin için yazılacak çok şey var. Fakat senin yüzünden başka insanların zarar görmesine üzülürüm sadece. BU yüzden elimde belge olmasına rağmen yazmayacağım.
Ha bir de unutmadan gazeteci arkadaşımız Fatoş Sarıbıyık’a “ Ben meclis kararı var demedim” demişsin. Biraz erkek olda sözlerinin arkasında dur, dansöz gibi kıvırtma. Bunları sen söylemediysen gazeteci arkadaşlar mı uydurdu?